İlk Yayın: 11 Haziran 2025 – Güncelleme: 11 Haziran 2025 22:55
Filistin’deki toprak alımlarıyla başlayan Siyonist strateji, şimdi de KKTC’de devrede. KKTC Bakanlar Kurulunun 117 yabancıya daha toprak satışı izni vermesi, “örtülü işgal” dedirtti. Milli Gazete’nin haberine göre Yahudi sermayesi, Kuzey Kıbrıs’ta ekonomik ve demografik hâkimiyet kurmaya başladı.
Filistin’de toprak satın alarak bugünkü işgalinin ilk adımlarını atan Yahudiler bu kez gözünü Kıbrıs’a dikti. geçtiğimiz günlerde K.K.T.C Bakanlar Kurulu’nun 117 yabancıya daha toprak alma izni verdiği ortaya çıktı
Milli Gazete’nin haberine göre, Siyonistler son yıllarda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) sessiz sedasız bir çalışma işinde.
“ÖRTÜLÜ İŞGAL”
Gazetenin bugün manşetten duyurduğu “Kim bu 117 yabancı?” haberine göre zengin Yahudiler, yüksek meblağlarla toprak satın alarak, bu topraklara inşaat yaparak hem ticari hem de demografik olarak KKTC’deki hakimiyetlerini pekiştiriyor.
Gazeteye göre, Kuzey Kıbrıs, bir yandan Rumların tehdidi altındayken bir yandan da, yabancılara verilen toprak alma, satma, kiralama izni nedeniyle örtülü bir işgal yaşıyor.
TÜRKİYE İÇİN STRATEJİK ÖNEME SAHİP
KKTC Bakanlar Kurulunun 117 yabancıya daha toprak alma izni verdiği ortaya çıktı. Bakanlar Kurulu, 117 yabancı uyruklu kişiye taşınmaz mal satın alma izni verdi. İlgili karar Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararda “Bakanlar Kurulu, 52/2008 sayılı Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama (Yabancılar) Yasası uyarınca, önergeye ekli listede isimleri ve satın ve/veya bağış yolu ile almak istedikleri taşınmaz mal/mallarla ilgili detayları belirtilen 117 yabancı uyruklu kişiye, satın alacakları taşınmaz malın serbest olması kaydıyla, gerekli iznin verilmesine karar verdi” ifadeleri yer aldı.
Gazeteye göre, KKTC’de topu topu 3 bin 355 kilometrelik bir alan haliyle çok büyük bir yer değil. Bu kadarlık bir alanı sürekli olarak yabancıların alımını açmak akıl karı değil. Ada’da yaşayan vatandaşların alım güçleri çok yüksek değil, dahası Türkiye için staratejik öneme sahip olan bir yerin sürekli olarak yabancılara satılmaya çalışılması da ayrı bir garabet.
ÜÇ BÜYÜK İNŞAAT ŞİRKETİ KKTC VATANDAŞLIĞI ALMIŞ YAHUDİLERE AİT
Siyonistler, KKTC’de güneydeki kadar rahat hareket edemese de farklı yöntemlerle faaliyetlerine devam ediyor. KKTC’nin eski cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın özel kalem müdürü ve gazeteci Sabahattin İsmail geçtiğimiz aylarda ülkede faaliyet gösteren üç büyük inşaat şirketinin KKTC vatandaşlığı almış Yahudilere ait olduğunu açıkladı. Yahudilerin kontrolündeki bu şirketlerin resmiyette KKTC şirketi olarak görüldüğünü ve adada binlerce dönüm arazinin bu firmalar tarafından alındığını söyleyen İsmail, Karpaz Gate Marina’yı yapan David Levis adlı İngiliz vatandaşına dikkat çekti, Levis’in Dünya Siyonist Kongresi ve İsrail tarafından yaptığı hizmetler nedeniyle çok sayıda ödül aldığı ortaya çıktı.
Madlen gemisinde korku dolu anlar… Greta sınır dışı… Türk aktivist Şuayb Ordu’nun son durumu… İsrail’den beyaz sıvıMadlen gemisinde korku dolu anlar… Greta sınır dışı… Türk aktivist Şuayb Ordu’nun son durumu… İsrail’den beyaz sıvı
GÜNEY KIBRIS’TA DA AYNI POLİTİKA İŞLİYOR
Öte yandan, gazetenin iddiasına göre Yahudiler, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde de benzer faaliyetleri açık açık yapıyor. Rumlarla İsrail arasında imzalanan askeri anlaşmalar neticesinde Rumların işgal ettikleri topraklar, İsrail’e askeri üs olarak verildi.
YAHUDİLER FİLİSTİN’DE YAKLAŞIK YÜZDE ALTILIK TOPRAK ALDI
Siyonist hareketin Filistin’de bir Yahudi yurdu kurma hedefi doğrultusunda 19. yüzyılın sonlarında başlayan göçlerle birlikte, Yahudi yerleşimciler Arap toprak sahiplerinden arazi satın aldı. Toprak alımları özellikle Osmanlı’nın son döneminde ve İngiliz Mandası yıllarında yoğunlaştı.
İlk ciddi alımlar 1880’li yıllarda başladı. Bu dönemde Doğu Avrupa’dan gelen Yahudi göçmenler, Beyrutlu Hristiyan Sursock ve Cezar aileleri gibi büyük toprak sahiplerinden tarıma elverişli arazileri parayla satın aldı. Bu arazilerde yaşayan Arap köylülerin bir kısmı, satıştan sonra topraklarından çıkarıldı.
Yahudi toprak alımlarını organize eden başlıca kuruluşlar arasında Jewish Colonization Association ve 1901’de kurulan Jewish National Fund (JNF) yer aldı. Bu kuruluşlar, Yahudiler adına sistematik toprak alımları gerçekleştirdi.
Birinci (1882-1903) ve İkinci Aliyah (1904-1914) olarak bilinen göç dalgaları sırasında satın alınan toprak miktarı arttı. İngiltere’nin 1917 tarihli Balfour Deklarasyonu ile Yahudi yurduna destek vermesiyle, toprak alımları Mandater İngiltere döneminde de sürdü. 1920-1947 yılları arasında Yahudiler, toplamda yaklaşık 1.7 milyon dönüm araziye sahip oldu. Bu, Filistin topraklarının yaklaşık yüzde yedisine denk geliyor.
Toprak satışları Araplar arasında büyük tepki toplarken, bu tepkiler 1936-1939 Arap İsyanı gibi ayaklanmalara da yol açtı. İngiltere ise artan tansiyon üzerine 1939 Beyaz Kitabı ile Yahudi göçüne ve toprak alımına sınırlama getirdi.
Sonuç olarak, Yahudiler 1880’lerden itibaren Filistin’deki toprakları doğrudan Arap ve Hristiyan büyük toprak sahiplerinden satın alarak bir Yahudi yerleşim altyapısı oluşturdu. Ancak bu süreç, ilerleyen yıllarda bölgedeki demografik ve siyasal dengeleri kökten değiştiren çatışmaların da zeminini hazırladı.
Kaynak:Oda Tv
